Hürriyet gazetesinin
iki baş yazarı; Türkiye'de devletin bölünmüşlüğünün
de sembolü gibi duruyor karşımızda.
Biri Oktay Ekşi...İfadesi ve duruşu ile;
Cumhuriyet'in ve bu ülkenin temellerini "moda"
hezeyanlar uğruna tartışmak gibi bir gaflete düşmeyecek
kadar bilinçli; hataları ve sevapları ile köklü
bir yazar...
Diğeri Ertuğrul Özkök..Komili'nin Zeytinyağı'ndan,
İzmir'deki bilinçaltı anılarına kadar kendi "trendlerini"
topluma yamayacak kadar narsist ve "değişim"
adına gittiği yöne değil, pahalı şaraplarını yudumlayabildiği
sürece bindiği kayığın konforuna bakan bir isim...
Biri AB raporunu; Türkiye adına
masaya yatırıp; rapordaki tuzakları Hürriyet'in
ana sayfasından deşifre edecek kadar gazetesinin
çizgisine muhalif...
Diğeri; Kandil dağına muhabir
yollayıp, PKK'lı terröristleri milletin gözüne
"gitar çalan sevimli kızlar" portresi
ile sokacak kadar kıblesini kaybetmiş bir "kalem"...
İşte bu Ertuğrul Özkök'ün ara sıra "tabu
yıkan" yazılarına tanık olursunuz.
Geçen aylardan bir tanesinde yine bu tarz bir
yazı kaleme almış ve "MİT Başkanı ile hiç
tanışmadığından" tutun da, "Hürriyet'in
devletin gazetesi olduğu"na kadar bir çok
inci ile süslediği satırların arasına; Hürriyet'in
"Türkiye Türklerindir" motosunu da konu
etmiş ve bunun değişmesinden kaleminin ucu ile
sözedivermişti.
Ertuğrul o sırada bu konudan kaleminin ucu ile
bahsedince not almayı ihmal etmedim.
Ne de olsa Ertuğrul; özel mahzenini şişesi 400
dolar olan şaraplar ile o ince kalem darbeleri
sayesinde dolduran bir "üstad" olduğu
için; elbet bu kalem darbesinin de birileri için
bir anlamı olmalıydı.
Ve beklenen an geldi...
Bu hafta çıkan Nokta'nın kapağına bir bakın...
Nedense artık AB'nin yıldızları olmadan resmedilmeyen
bayrağımızın fon rengine; Hürriyet'in Atatürk'lü
logosu bayrak rengi siyaha dönüştürülerek yerleştirilmiş
ve altına bakın neler yazılmış...
"Türkiye Türklerindir;
Kürtlerindir, Sünnilerindir, Alevilerindir,
Çerkezlerindir, Lazlarındır, Boşnaklarındır,
Rumlarındır, Ermenilerindir, Yahudilerindir,
Süryanilerindir, Pomaklarındır, Gürcülerindir,
Tatarlarındır"
|
Bu tür fütursuzluklar zamanında devletin derinlerinden
duyduğum bir cümleyi hatırlatıyor : "Bırakın
bölsünler, zamanı gelince hepsini toplarız".
Türkiye'yi önüne gelene paylaştırmak konusunda
bu kadar bonkör davranan Nokta'da; "GAP ve
İsrail" kapağından sonra gerçekleşen ekip
değişiminin aynı anda hem İsrail'in siyonist emellerine,
hem de AB'nin bölücü emellerine bu kadar hizmet
ediyor olduğunu görmek gözümüzü yaşartmıyor değil.
Fakat bu kapağın bir diğer özelliği var...
Nokta dergisi; Ertuğrul Özkök'e uzun zamandır
beklediği pası atıyor...hani şu ufak kalem darbesi
ile "Hürriyet'in motosunu tartışmaya açmak
için pas bekliyorum" diyen Ertuğrul...
Şimdi açılacak perdeyi izleyin sevgili okuyucular...
Yakın bir gelecekte Ertuğrul Özkök; Nokta'nın
kapağına gönderme yaparak ve dolayısı ile böyle
bir tartışmayı tek başına açma yükünden kurtularak;
Hürriyet'in "Türkiye Türklerindir" motosunu
tartışmaya açacak...
Gerisini siz düşünün...
Hürriyet'teki iki başyazarın Türkiye'de devletin
bölünmüşlüğünün de göstergesi olduğunu sözederek
başlamıştık yazıya...
Devlet; küresel güçlere senkron kadrolarla,
küresel güçlerle asenkron kadrolar arasında ayrışırken;
Ertuğrul'un yazıları ile Oktay Ekşi'nin yazılarını
yanyana okumaya devam edin.
Çok şey öğreneceksiniz.
K.D.
|